23 Ağustos 2024 Cuma

Cenneti Pahalıya Satmak

Datça: Turizmin Cehennemi mi Oluyor?

Datça'da bir evimiz var. Dolayısıyla yazları zamanımızı burada geçiriyoruz. Eskiden (5-10 yıl kadar önce) denize girmek için yerel işletmelere, otellere gidiyorduk. O zamanlarda da ucuz olmamakla birlikte makul sayılabilecek fiyatları vardı. Mesela yaklaşık 5 yıl kadar önce 25 lira olan bir tabak bademli tavuk yemeği şimdi 450 lira fiyat etiketini taşıyor. Şu anda toptancıdan 50-55 liraya alınabilen bira işletmelerde 170 liraya satılıyor. Yani kâr oranı 1'e 3. Dolayısıyla artık işletmelere, otellere pek gidemiyoruz. 

Yazlıkçılar hatta tatilciler daha önce hiç olmadığı kadar deniz kenarında kendi taşınabilir sandalyelerinde oturur hale geldi. Artık, yiyeceğimizi içeceğimizi yanımızda götürüp öyle zaman geçirmeye başladık. Yerel üreticilerin ürettikleri ürünleri getirdikleri Çarşamba Pazarı da fiyatlar söz konusu olduğunda yaz tarifesine geçmiş durumda. Satılan ürünlerin fiyatları genellikle zincir marketlerin etiketlerinin üzerinde oluyor. Hani aynı ürünleri Ankara'da Bahçelievlerde cuma günü kurulan pazardan alsam bu kadar pahalı olmaz. Zira oradaki ürünler ülkenin her tarafından gelip, o pazarda satılıyor. Fiyatın üzerinde taşıma, tüccar payı gibi birçok unsur var. Buradaki Çarşamba Pazarı gibi yerel ürünü satmıyorlar. Burada akşam iki tek atıp balık yiyebileceğiniz yerler de var, adam başı 3-4 bin lira ödemeden çıkamazsınız. Alternatif olarak iki, üç sokak içeride çarşıda, "içkini kendin getir" meze lokantaları 750-1000 lira kişi başı maliyetlere sahip. Ankara'da 25 lira olan bir top dondurma da burada 60-75 lira aralığında satılıyor.


Eskiden bu duruma esnaf: "yahu zaten iki ay çalışıyoruz, mecburen fiyatlarımız yüksek" diye bahane üretirdi. Ama bu böyle bir safiyane açıklama ile geçilecek bir durum değil gibi geliyor bana. Zira eskiden buraya yabancı turistler de gelir her yeri doldururdu. Şimdi tek tük gördüğümüz yabancılar büyük ihtimalle yollarını kaybedip gelmişler gibi olabildiğince kısa kalıp, kayboluyorlar. Zaten yerli turist de biraz gözü kararttı mı karşıdaki adalara gidip, ucuz fiyatlarla (üstelip euro ödeyerek) gönlünce kaliteli ve güleryüzlü hizmet ile yiyip içiyor. İşletmeler, bana göre intihar ediyorlar. Zira bu sürdürülebilir bir durum değil. Bir daha gelmeyecek olan müşteriyi tek seferde nakavt edip bırakıyorlar.


Özel işletme fiyatları

Belediye işletmesi fiyatları

Aslında bu garip ekonomi modeli çok yabancı değil. Önce sanal bir ekonomi alanı oluşturuyorsunuz. Fiyatlarınız olması gereken fiyatların çok üzerinde belirleniyor. Esnafın birbiri ile anlaşarak fiyat belirlemesi nedeniyle alternatif mekanlar da kolay ulaşılabilir değil. Sizi kapalı bir pazar içine çekip istedikleri gibi fiyatları belirleyebiliyorlar. Kolay para kazanan için bir sorun yok ama bir yıl boyunca tatil hayali ile çalışan ve bir akşam olsun deniz kenarında rakı-balık yemek için o masalara oturanlar için gerçekten garip bir durum.

Pavyon örneği geldi aklıma. Pavyonlar köy odası eğlencelerinin şehirlere taşınmış örnekleridir. Orada fiyatlandırma aynen buradaki mantığa dayanır. "Madem ki buraya geldin, hizmetlerden ve yeme içmeden faydalandın, emsalsiz fiyatlara razı olacaksın kardeşim".

Ülkemizin son derece değerli bu deniz kenarı yerleşim ve turizm yerlerini pavyona çevirmiş durumdayız. Bunun farkında mıyız? 

Belki farkındayız, belki de değiliz ancak bunun karşısında ne gibi bir duruş alacağımız önemli bir gelir kaynağı olan yabancı turizmi için belirleyici. Geçtik yabancı turist gelirini kendi vatandaşlarımız suyun öbür tarafındaki ülkede yiyip içer hale geldi. 

Yönetim ne yapacak, oluşan bu sanal ekonomik alanları destekleyip vatandaşı çok pahalı fiyatlara mahkum mu edecek? Bunun için adalara geçenlere mahsus adam başı geçiş vergisi ya da böyle fahiş fiyatlarla çalışan esnafa ve işletmelere sebepsiz zenginleşme vergisi mi koyacak? 

Belediye Datça şehri kıyısını boydan boya kateden sevgi yolu üzerinden makul fiyatlarla yiyecek ve içecek satan bir yer kurmuş. Yazlıkçılar ve tatilciler buradan faydalanıyor. Alkollü içecek satılmıyor. Derde deva olmasa da oluşturulmuş sanal ekonomik bölgenin içinde çölde bir vaha gibi. 

Datça'da kendi bakış açımdan durumu özetlemeye çalıştım. Buraya gelecekseniz ya da gelecek sene gelmeyi planlıyorsanız aklınızda bulunsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Simurg

Simurg, Zümrüd-ü Anka ya da Phoenix olarak isimlendirilen efsanevi kuşlar bana göre aynı adrese çıkan küçük farkları olan bir tür kültürel i...